Tarımda hasadın bitmesiyle anız yakmanın sıklaştığı günümüzde bu uygulamanın doğru bilinen yanlışlardan biridir.

Anız yakmanın çiftçiler tarafından çabuk, zahmetsiz ve masrafsız bir yöntem olarak görülmesi nedeniyle yasak olmasına rağmen devam etmektedir. Bu uygulamanın toprağın verimini ciddi oranda düşürdüğünü ve uzun vadede daha büyük sorunlar oluşturmaktadır.  

“1993 yılında yasaklanmasına rağmen toprağın en büyük düşmanı olan anız yakma çiftçiler tarafından kısa sürede toprağı yeni ekime hazırlamak, hastalık ve zararlı böcekler ile mücadele etmek gibi düşünceler ile bu uygulamayı sürdürüyorlar. Ancak anız yakmanın çevreye, toprağa, hayvanlara ve daha birçok etmene pek çok zararı vardır. Maalesef günümüzde de devam eden anız yakma uygulaması ile geleceğimiz olan topraklarımız fakirleşiyor ve yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor.

Anız toprağa kazandırıldığında ürünlerde daha az gübre kullanımı ve daha çok verim elde edilebilmektedir. Bitkisel artıkları toprağa ne kadar iade edersek o kadar güçlendirmiş oluyoruz. Anız yakmak yerine; anızlı toprağı da işleyebilir, parçalayarak toprağa yedirebilir veya saman olarak hayvancılık, tarım ve kâğıt sanayinde kullanılması sağlanabilmektedir.

Vatandaşlarımızın ve çiftlerimizin anız yakmamaları konusunda hassas davranması gerekiyor. Tarım ve Orman Bakanlığımız ve müdürlüklerimiz tarafından anız yangınları ile mücadele ediliyor. Unutmayalım ki topraklar bizim geleceğimiz ve devam eden neslimize bırakacağımız miraslarımızdır. Basit bir durum gibi algılansa da ciddi zararları olan bu işlemin asla uygulanmaması gerekmektedir.”

Anız yakmanın faydası olmadığı gibi yakılarak yok edilmesinin pek çok olumsuz etkileri bulunmaktadır. Anız yakmak üreticilerimize fayda sağlamamakla birlikte aksine toprağa zarar vermektedir.

1- Anızın yakılması sonucunda; gerek tarımsal ekosistem, gerekse doğal ekosistem tahrip edilmektedir.
2- Özellikle topraktaki Karbon (C) ve Azot ( N) dengesi yok olmakta ve tarlalar verimsizleşmektedir.
3- Organik madde miktarı azalmaktadır.
4- Mikrobiyolojik aktivite gerilemektedir.
5- Omurgasızlar yok olmaktadır.
6- Toprağın su tutma kapasitesi azalmaktadır.
7- Toprak verimliliği düşmektedir.
Bu zararların yanında;
1-Yangınlar sırasında hava kirlenmektedir.
2- Karayolu civarındaki anız yangınları görüş mesafesini azaltarak, trafik kazalarına sebep olmaktadır.
3- Kontrolsüz olarak yakılan anızlar komşu tarladaki hasat edilmemiş ürünlerin yanmasına sebep olabilmektedir.
4- Yangınlar bazen çitleri, tarla içerisindeki direkleri, meyve ağaçlarını yakabilmektedir.
5- Orman ve konut yangınlarına sebep olabilmektedir.
6- Yaban hayvanları ya yok olmakta, ya da yuvalarını kaybetmeleri gibi çevresel zararlara yol açmaktadır.
Anız yakma yasağına uymayanlar hakkında İlgili Kurumlarca 2872 sayılı Çevre Kanunu ile bu kanunda değişiklik öngören 5491 sayılı Kanun ve 6831 sayılı Orman Kanununun ilgili hükümleri doğrultusunda cezai işlem uygulanacaktır.
Ayrıca 11.07.2023 tarihli valilik kararıyla ilimizde bulunan ormanlık alanlara geçici olarak girişler, ateşli piknik yapımı ve anız yakmanın yasaklandığını usulüne göre alınan ve ilan edilen bu kararlara uymayanlar hakkında 5326 sayılı Kabahatler Kanunun 32'inci maddesi gereğince idari yaptırım uygulanacağını belirtmiştir.
Üretici ve vatandaşlarımızın duyarlı davranmaları, herhangi bir olumsuzluğu 112 ACİL ve 177 ORMAN YANGINI hattı üzerinden ivedilikle ihbar etmeleri önem arz etmektedir" dedi.